2020 Mart ayıydı… Business Türkiye Challenge dergisine ilk yazımı yazdığımda pandemi ile yeni yeni tanışıyorduk. O yazımda “Hayatta her şey ilişkilerle ilgili; önümüzdeki günlerin ne getireceği belli değil ama ilişkilerle ilgili bir sınavdan geçeceğimiz kesin.” demiştim. Üzerinden tam bir yıl geçti. Birçok açıdan farklı bir yıl geçirmenin yanında ilişkilerle ilgili de farklı bir süreçten geçtik; geçmeye de devam ediyoruz. Hareket serbestimizin minimuma düşmesinin yanında, sosyalleşebilme özgürlüğümüz de elimizden gidiverdi. Sadece serbest zamanlarımızda değil, işe giderek sosyalleşme ihtimalimiz bile neredeyse sıfıra düştü. Birçoğumuz pijama altının üstüne gömlek, kravat bütün gün ekran başı toplantılar, müşteri görüşmeleriyle günlerimizi geçirmeye başladık. Üstelik birçok evde eş zamanlı olarak ekran başı sınıflar açıldı, okullar evlere taşındı. Evimiz sığınağımız olmanın ötesinde ofisimiz, okulumuz ve hobi alanımız haline geldi. Canlı yayınlarla sohbet programları, spor aktiviteleri, yoga dersleri, dans kursları ve daha bir sürü şey… Telefon sohbetleri, hatır sormalar, mesajlaşma grupları ve bilgi paylaşımı çok daha fazla önem kazanmaya başladı.
Değerli okuyucumuz,
Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.