İŞ DÜNYASINDA DÜNDEN BUGÜNE FARK YARATAN KAVRAMLAR

Son 30 yıldır teknoloji, iş dünyasının en önemli konu baş – lıkları arasında ilk üç sırada yer alıyor. Dönemine göre internet, yazılım, mobil teknolojiler, cep telefonları, bulut sis- temleri, chip teknolojisi, akıllı arabalar, yapay zeka ve bunun gibi teknolojiler gündemde ön plana çıkıyor. CB Insıghts Grubun araştırması kapsamında, hangi teknoloji olursa olsun teknoloji geliştiren veya kullanan şirketler için ba – şarıyı getiren 11 kural veya kavram ortaya çıkıyor. Teknoloji şir – ketlerini başarıya götüren kurallara bakarsak bunlardan birin- cisinin, Moore’s kuralı olduğunu görürüz. 1965 yılında Intel’in kurucularından Gordon Moore çip üreticilerin üretimlerini her yıl bir önceki yıla göre ikiye katlayacağını ve eş zamanlı olarak üretim maliyetlerinin her sene yarı yarıya azalacağını öngördü. Moore’ın bu tahmini, sektörde olan tüm rakip firmalar tarafın – dan ürün geliştirme ve kapasite kullanımı konusunda standart olarak kabul edilmesiyle birlikte kural haline geldi. Moore’ın 1975 yılındaki bu söylemi, iki yılda bir yenilendi. Rekabetin bu konuda aldığı aksiyon, bu konunun endüstrinin standart uygu – laması haline gelmesinin nedeni rakiplerin Intel’den geri kalma korkusu olarak değerlendiriliyor. 1971 yılında 2 bin adet olan yarı iletken pazarı, 2021’de 50 milyar adete ulaştı. Quantum bilgisayarın devreye girmesi ve yapay zeka teknoloji – lerin gelişmesi de Moore kuralının güncellenmesine neden oldu. Apple, Amazon, Tesla ve Google gibi teknoloji şirketleri kendi çiplerini geliştirmeye başladı. Teknoloji sektörünü şekillendiren ikinci önemli kural da Metcalfe’ın büyük networkler kazanan sistemler yaratır yaklaşı – mı oldu. Metcalfe’ın kendi network’unu kuran şirketi, 3Com’da kullanıcı sayısı artan bir network’un ortak server ve printer kullanımı ile optimizasyon sağlayarak kârlılığı artırdığını de – neyimledi. Facebook ilk olarak, Harvard öğrencilerinin senelik mezuniyet albümünü dijital ortama taşıyan ve öğrencilerin bir – birine mezuniyet sonrası bağlı kalmasını sağlayan bir mantık – ta oluştu. Facebook, ilerledikçe network etkisini artırmak için beğenme, yorum, video ve bunun gibi yeni özellikler eklemeye başladı. Böylece daha çok insan katılmaya, daha çok insan katıl – dıkça da daha fazla ilgi grupları oluşmaya başladı. İnsan sayısı ve ilgi grupları artıkça bu reklam verenler açısından daha faz – la veri ve daha fazla erişim anlamına geldi. Network efektinin etkin görüldüğü sistemlerden biri de Wikipedia oldu. Kullanı – cı sayısı artıkça Google’da herhangi bir konuda araştırma yap – tığınızda organik arama sonucu olarak mutlaka en az bir kez Wikipedia, kullanıcıların karşısına çıkmaya başladı. Bu sayede daha fazla kişi Wikipedia’yı kullanmaya, paylaşmaya ve etiketle – meye başladı. Bunun sonucunda çarpan etkisi ile Wikipedia’nın kullanıcı tabanı ve network etkisi katlanarak büyümeye devam etti. İnternetin iş dünyasında kazandırdığı en büyük etkilerden biri, bu network iş modellerinin hızlı gelişimine sağladığı katkı oldu. Günümüz iş modellerini etkileyen kavramlardan bir diğeri ise Mobilite kuralı. Mobilite ile vurgulanan kural, ürünlerin her an her yerde bulunabilir olması. Akıllı telefonlara geçiş öncesi Black-Berry’nin başarısının arkasında yatan en kritik konular – dan biri, iş insanlarının e-maillerine erişimini mobil ile sağ – laması oldu. Benzer şekilde kablosuz cihazlar, mobil barkod okuyucuları ve mobil POSlar sayesinde alışverişi sabit bir kasa noktasına bağımlı kalmaktan öte özgürleştirdi. Teknoloji ilerledikçe ve veri kullanım şekilleri geliştikçe 2000’li yılların ortalarına doğru mobilite kavramı gelişerek, yerini ki – şiselleştirmeye ve kullanım alışkanları dijitale uyum sağlamaya başladı. Netflix, bu dönüşüme güzel bir örnek. 1998’de DVD ki – ralama ile başladığı iş modelini 2010’da online video yayıncılığı – na çevirdi. 2015 sonrası en çok video izlenen ilk üç platformdan biri olduktan sonra, pandemi döneminde en hızlı abone artışını yakalayarak, 2022 yılında dünya çapında 222 milyon aboneye ulaştı. Netflix’in bu başarısının altında hem kullanıcıların izle – dikleri içeriklerle ilgili birbirleri ve sosyal medyadan yaptıkları paylaşımların network etkisi hem de mobilite kuralı kapsamın – da dijitalleşmenin etkisi ile birçok farklı platformdan abonelerin istediği zaman istediği içeriği tüketebilmesinin etkisi oldu. Mobilite kavramı ve network iş modelleri, yazılım programla – rının servis iş modeli olarak (SaaS “Software as a Service”) ge – lişmesi ve Microsoft gibi büyük şirketlerin hizmet modellerini geliştirmesi sonucunu doğurdu. Teknoloji şirketleri ve girişimlerin başarısında bu tarz kavram – ları iyi uygulamaları dışında, kullanımı kolay ve anlaşılabilen herkesin rahatlıkla kullanabileceği basit sistemler ve ürünler ge – liştirmesi de önemli rol oynuyor. Apple, bu tarz kullanımı kolay ve tüketicinin hayatını basitleştiren, aynı zamanda bu ürünleri birbirleriyle konuşturarak bir ekosistem geliştiren firmalara en iyi örneklerden biri diyebiliriz. Bu fikrin temelini, 1975 yılında yaptığı çalışmalarla Amerikalı yazar John Gall yarattı.

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.