“MÜŞTERİ DENEYİM ODAĞIMIZI TEKNOLOJİNİN GÜCÜYLE BİRLEŞTİRİYORUZ”
Sektöre kazandırdığı alternatif ödeme yöntemleri ve entegre çözümlerle büyük bir ekosistemi yöneten Multinet Up, Up Group’un bir parçası olarak Türkiye’nin en geniş kapsamlı platformlarından biri olma özelliğini koruyor. Yapay zeka ve RPA projeleriyle süreçlerini daha verimli hale getiren şirket, yarattığı deneyimi uçtan uca dijital hizmet anlayışıyla şekillendiriyor. Business Türkiye okuyucuları için sorularımızı yanıtlayan Multinet Up CEO’su Ali Emre Sever, SGK istisnası düzenlemelerinin iş dünyasına etkilerini ve şirket olarak yarattıkları farklılıkları bizlerle paylaşıyor.
Yarattığı çözümlerle her ölçekten şirkete hizmet veren Multinet Up olarak tüm ihtiyaçlara yanıt veren kapsayıcı bir platform sunuyorsunuz. Öncelikle platformunuzun geldiği noktayı sizden dinleyebilir miyiz?
Multinet Up olarak 25. yılımızı kutlamanın gururunu yaşıyoruz. Bugün 1,5 milyon kart kullanıcısına, 76 binden fazla üye iş yerine ve 45 binden fazla kurumsal müşteriye hizmet vererek Türkiye’nin en geniş kapsamlı platformlarından biri haline geldik. Bu başarının temelinde, firmaların büyümesini hızlandırma amacımız yatıyor. Çalışana bağlı giderlerin yönetilmesini kolaylaştıran çözümlerimizle B2B2E platformu olma yolunda işverenlere operasyon ve maliyet avantajı sağlarken, çalışanlara da motivasyonlarını artırıcı iş birlikleri ve kampanyalar sunuyoruz. 2024 yılı bizim için inovasyon ve müşteri memnuniyeti açısından dönüm noktası oldu. MultiNet, MultiGift, MultiTravel ve MultiPetrol gibi ürünlerimizde sektör ortalamasının üzerinde büyüme kaydettik ve yıl bazında toplam ciromuzu 2 katına çıkardık. Yapay zeka ve RPA projelerimizle süreçlerimizi daha verimli hale getirirken dijitalleşme yatırımlarımızın sonuçlarını almaya başladık. Bunun yanı sıra, global perspektifimizi güçlendiren Up Group’un bir parçası olarak, 60 yıllık köklü bir deneyimin birikiminden faydalanıyoruz. Multinet Up’ta mutlu çalışanın mutlu müşterileri, mutlu müşterilerin ise sürdürülebilir başarıyı beraberinde getirdiğine inanıyoruz. Sağlıklı çalışanlar, mutlu ekipler ve güçlü şirketler yaratma hedefiyle her geçen gün daha fazla fark yaratmaya devam edeceğiz.
Gündemdeki SGK istisnası düzenlemelerinin iş dünyasına etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu istisnaların çalışanlar ve işverenler açısından kısa ve uzun vadede ne gibi sonuçlar doğurabileceğini düşünüyorsunuz? Ayrıca, MultiNet yemek kartının bu süreçte sağladığı avantajları nasıl yorumluyorsunuz?
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, 31 Aralık 2024 tarihinde yayımladığı 2024/17 sayılı “Yemek Bedeli” konulu genelgesi, iş dünyası için önemli fırsatlar sunuyor. Yemek hak edişlerinin yemek kartı üzerinden karşılanması hem çalışan refahını artırıyor hem de işverenlere maliyet avantajı sağlıyor. Genelgeyle, nakit yardımlar ve nakit gibi her yerde geçen kartlarla yapılan yemek yardımlarında 2025 yılında 158 liraya kadar istisna uygulanabilecekken yemek kartlarında herhangi bir limite tabi olmaksızın prim muafiyeti sağlanıyor. Uzun vadede bu düzenleme, küçük ölçekli restoran ve lokantalara müşteri kazandırarak yeme-içme sektörünü desteklerken, kayıt dışılığı azaltarak ülke ekonomisine sürdürülebilir bir katkı sağlıyor. MultiNet yemek kartı bu süreçte iş dünyası için bir çözüm ortağı olmaya devam ediyor. SGK prim muafiyeti sayesinde işverenlere maliyet avantajı sağlarken, çalışanlara da çeşitli ve kaliteli yemek seçeneklerine erişim imkanı sunuyor. Bu tür düzenlemelerin verimlilik ve çalışan memnuniyeti açısından olumlu etkiler yarattığını düşünüyorum.
Müşteri deneyimi odaklı bir şirket olarak, bu alanda izlediğiniz stratejiler ve geliştirdiğiniz çalışmaları öğrenebilir miyiz? Özellikle yapay zeka teknolojisinin müşteri hizmetlerindeki etkisi ve bu kapsamda geliştirdiğiniz çözümlerle gelecekte hayata geçirmeyi hedeflediğiniz projeler hakkında bilgi verebilir misiniz?
Biz Multinet Up olarak, müşteri deneyimi odağımızı teknolojinin gücüyle birleştiriyor, süreçlerimizi uçtan uca dijital hizmet anlayışıyla şekillendiriyoruz. Bu yaklaşımımız, son üç yılda müşteri deneyimi alanında kazandığımız 21 ödülle taçlandı. Örneğin, iki yıl üst üste Şikayetvar tarafından düzenlenen A.C.E Awards’da Yemek Kartı kategorisinde Diamond ödülü kazandık. Bu ödüller, müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkarma konusundaki kararlılığımızın bir göstergesi. Ayrıca, dijitalleşmeyi sürdürülebilirlik perspektifiyle ele alıyoruz. Amacımız yalnızca operasyonel süreçleri geliştirmek değil, aynı zamanda çevreye duyarlı bir iş modeli oluşturmak. Bu anlamda 2024’te fiziksel temas noktalarımızın yüzde 30’unu dijitalleştirdik. Böylece 27 bin kilo karbon ayak izi azalttık ve operasyonel verimliliğimizi artırdık. Üretken yapay zeka ve RPA teknolojilerini süreçlerimize entegre ederek hem iş gücü verimliliğimizi artırdık hem de müşteri memnuniyetinde ciddi iyileşmeler sağladık. AI Customer Experience Hub kapsamında OpenAI Chat GPT Destekli ChatBot projesiyle bot çözüm oranını yüzde 51’den yüzde 81’e çıkarırken memnuniyet oranını yüzde 13 artırdık. 2019 yılında hayata geçirdiğimiz RoboChat ile bugüne kadar 1 milyon diyalog gerçekleştirdik ve bu tecrübemizi yeni teknolojilerle daha da ileri taşıyoruz. Ayrıca, RPA projelerimizle müşteri taleplerini daha hızlı ve verimli karşılayarak iş gücümüzün yüzde 20’sini teknolojik araçlarla destekler hale geldik. Gelecekte de bu yatırımlarımızı artırmayı, teknolojiyi insan odağıyla birleştirerek sektörde fark yaratmayı sürdüreceğiz.
Değerli okuyucumuz,
Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.
