“Teknoloji İK’nın hizmetinde” mottonuzu yansıtan yenilikçi, sektörde norm olan bir şirketsiniz. İK süreçlerini yönetmek için kullandığınız teknolojilerin avantajları ve dezavantajları nelerdir? Bu perspektifte projelerinizin içeriklerini ve hedeflerini sizden dinleyebilir miyiz?
Bugün itibarıyla Kariyer.net’in veri tabanında 28 milyonu aşkın özgeçmiş ve 500 binin üzerinde firma bulunuyor. PlatFormumuza her ay, yaklaşık 35 milyon ziyaret gerçekleşiyor. Sadece 2020 yılında 800 bini aşkın kişi, yeni işini Kariyer.net üzerinden buldu. Tüm bu rakamlar, Türkiye’nin en büyük online istihdam platformu olarak konumumuzu güçlendirirken omuzlarımıza da büyük bir sorumluluk yüklüyor. Bu sorumluluk doğrultusunda, 22 yıl önceki start-up ruhumuzu koruyarak ve ilk günün heyecanıyla çalışmaya devam ediyoruz. Dijital teknolojileri kullanarak daha fazla aday ve işvereni, insan kaynakları ve kariyer süreçlerinde doğru işle buluşturma ve Türkiye’nin istihdam piyasasına yön verme vizyonuyla hareket ediyoruz. İşimize yön verirken değişen iş gücü ihtiyaçlarını iyi analiz ediyor; ürün ve hizmetlerimizi bu doğrultuda sürekli yeniliyoruz. Mühendislerimizin gelişmiş altyapımızı ve Ar-Ge kaynaklarımızı kullanarak geliştirdiği web, mobil web ve mobil uygulamalardan oluşan platformları sürekli yeniliklerle ileriye taşıyoruz. Türkiye’nin insan kaynakları sektöründeki ilk Ar-Ge merkezine sahip olmanın verdiği güçle hem adayların hem de işverenlerin tercihlerini göz önünde bulundurarak uygunluk modelleri geliştiriyoruz. Örneğin; her ay 100 bine yakın işe alım profesyoneli, şirketleri için en doğru yetenekleri Türkiye’nin en çok kullanılan ”Aday Takip Sistemi” olan Kariyer.net 360 ile arıyor. 20’den fazla mühendisin her ay yeni özelliklerle geliştirdiği Kariyer. net 360; artık İK analitiği çözümlerini de barındırıyor. Yine ”Pratik Aday Servisi” ile kısa liste yetenek havuzu oluşturma, toplu mülakat organizasyonu ve İK danışmanlığı hizmetlerini sunuyoruz. ”Pratik Aday Servisi”, Kariyer.net’ in üye şirketleri için hızlı, pratik ve zahmetsiz bir işe alım alternatifi olarak öne çıkıyor. Mavi yaka istihdamına katkı sağlamak amacıyla hayata geçirdiğimiz lokasyon bazlı iş ve eleman arama uygulamamız İşin Olsun ise dördüncü yılında 81 ilden 400 bini aşkın üye işveren ve 6 milyondan fazla indirilme sayısına ulaştı. ”İşin Olsun”, adaylara, evlerinin yakınındaki işleri kolayca görme, seçtikleri iş ilanlarını yayınlayan işverenlerle doğrudan iletişime geçme ve hızlıca iş bulma fırsatı sunuyor. Uygulamayı kullanan işverenler ise sadece bir dakikada ücretsiz, kolayca ilan verebiliyor ve ilanlarını yüz binlerce adaya ulaştırma fırsatı yakalıyor.

2021 ikinci çeyreğinde büyüme verilerinin yüksek olduğu görülürken, Temmuz ayında ise TÜİK tarafından yapılan son açıklamayla birlikte işsizliğin arttığı belirtildi. Siz bu eğilimleri takip eden bir platform olarak hızlı düşüşü nasıl görüyorsunuz? Size göre önümüzdeki süreçlerde işsizlik oranlarında bizleri neler bekliyor?
Geçen yıl pandemi nedeniyle zor günler geçiren turizm sektörü başta olmak üzere, tüm hizmet sektörleri istihdam açısından olumsuz etkilenmişti. 2021’de ise bu tablo pozitife döndü, birçok sektörde istihdam verileri kıpırdanmaya başladı. Özellikle açılmanın başlamasıyla, yoğunlukla gençleri istihdam eden ve istihdamın yarısını oluşturan hizmet sektöründe canlanma oldu. Yaz aylarında turizmin hareketli geçmesi nedeniyle bu sektörde ciddi hareketlenme gördük. Bildiğiniz gibi pandemi döneminde uluslararası navlun ücretlerinin çok yükselmesi nedeniyle Türkiye, Avrupalı şirketler için tedarik açısından öne çıkmaya başladı. Bu da ihracat artışına bağlı olarak üretimin artmasına yol açtı. Bu gelişme kaynaklı olarak ihracata yönelik üretim yapan şirket ve sektörlerde pozitif değişim var. Bu sektörlerde istihdamın pandemi öncesi döneme oranla bile arttığını görüyoruz. Pandemiden bağımsız olarak gelişme gösteren bir sektör de bilişim oldu. Zaten uzun yıllardır istihdam artışı kaydedilen bu sektörde, pandemi çarpan etkisi yarattı ve istihdam talebi arttı. E-ticaret ve bununla ilgili internet platformlarındaki istihdam talebinin yanı sıra birçok şirket de daha fazla bilişim çalışanı talep etmeye başladı. Bunun da genel istihdam tablosu üzerinde olumlu etki yaptığını gözlemliyoruz. İstihdam artışını tetikleyen tüm bu gelişmelerin aynı ivmeyle devam etmesi durumunda, işsizlik oranlarının düşmeye devam etmesi sürpriz olmaz.