“HEDEFİMİZ, GELECEĞİN PERAKENDE DÜNYASINI ŞEKİLLENDİRMEK”
Milyonlarca kişinin koşulsuz mutluluğu için çalışmayı ilke edinen Boyner, topluma, insana, ve çevreye daha fazla olumlu etki yaratmak için yenilikçi yaklaşımından ödün vermiyor. Veri Bilimi departmanıyla temel odak noktasını, yüksek kaliteli veri sağlamak, bu veriyi iş süreçlerine entegre etmek ve stratejik değer yaratmak olarak tanımlayan şirket, teknolojiyi stratejilerinin merkezine koyuyor. Business Türkiye okuyucuları için sorularımızı yanıtlayan Boyner Büyük Mağazacılık CTO’su Cihan Yıldız, Boyner AI’yı ve yeni nesil teknolojilerin perakende sektörüne etkilerini aktarıyor.
Boyner AI hakkında bilgi alabilir miyiz? Özellikleri ve çalışanlarınıza sağladığı kolaylıklar neler?
Yapay zeka, inanılmaz bir hızla gelişiyor ve her sektörde etkisi gün geçtikçe daha çok hissediliyor. Şirket bünyemizde de yapay zeka iki yıldan fazla bir süredir gündemimizde. Tüm departmanların ihtiyacını değerlendirerek projelendirme yapan bir yapay zeka komitemiz, veri bilimi ekibimiz liderliğinde hayata geçirdiğimiz müşteriye değer katan, bunun yanı sıra operasyonel süreçleri hızlandıran yapay zeka tabanlı birçok farklı projemiz bulunuyor. Boyner AI da bu alandaki önemli çalışmalarımızdan biri. Boyner Veri Bilimi ekibi tarafından geliştirilen ve üç ayrı yapay zeka platformunun özelliklerini tek çatı altında sunan Boyner AI, geliştiricilere kod yazma desteği verirken aynı zamanda görsel üretebiliyor, pdf özeti çıkarabiliyor ve verilen brief doğrultusunda istenilen metinleri hazırlayabiliyor. Çalışanlara güvenilir bir asistan olarak destek veren Boyner AI perakende sektöründe ilk olma özelliğiyle de öne çıkıyor. Bunun yanı sıra, veri bilimi ekibimizin geliştirdiği “People Chat” uygulaması, insan kaynakları süreçleriyle ilgili çalışanlarımızın sorularını yanıtlayan üretken yapay zeka tabanlı bir sohbet robotu olarak hizmet veriyor. Bu uygulama çalışanlarımızın ihtiyaç duyduğu bilgilere hızlı ve doğru şekilde ulaşmasını sağlayarak zaman tasarrufu ve operasyonel verimlilik sağlıyor.
Veri Bilimi departmanınızda süreçler nasıl ilerliyor?
Veri Bilimi departmanımız, şirketimizin teknolojik dönüşüm yolculuğunun kalbinde yer alıyor. Ekip, şirket genelindeki veri tabanlı karar alma süreçlerini yönlendirmek ve yapay zeka projelerini hayata geçirmek için kritik rol üstleniyor. Temel odak noktalarımız, yüksek kaliteli veri sağlamak, bu veriyi iş süreçlerine entegre etmek ve stratejik değer yaratmak. Bu alandaki çalışmalarımız Microsoft’un da dikkatini çekti ve “Microsoft EMEA AI Global Black Belt” ekibi ile Azure OpenAI servislerine entegre uygulamalar geliştirmek üzere çalışmalara başladık. Veri Bilimi departmanımız, çevik proje yönetimi anlayışıyla çalışarak projeleri hızlı ve etkili şekilde tamamlamayı hedefliyor. Bu yaklaşım, lojistik optimizasyonundan kampanya performansı analizine kadar geniş yelpazede çözümler sunmamıza olanak tanıyor. Yine, pazarlama ekiplerimiz için geliştirilen mikro segmentasyon modelleri, müşteri davranışlarını daha derinlemesine anlamamızı sağlıyor ve kişiselleştirilmiş iletişim stratejileri geliştirmemize zemin hazırlıyor. Veri Bilimi ekibimiz yenilikçi teknolojiler ve ileri analiz yöntemleriyle şirketimizin dijital dönüşümünü destekleyerek daha etkili ve akıllı süreçler oluşturulmasına öncülük ediyor.
Yapay zeka alanındaki gelişmeleri takip ederek bu teknolojinin yarattığı dinamikleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Çalışmalarınız ve yatırımlarınız hangi yönde ilerliyor?
Yapay zeka, iş dünyasında yalnızca operasyonel süreçleri optimize eden bir teknoloji değil, aynı zamanda müşteri deneyiminden stratejik karar alma süreçlerine kadar geniş bir dönüşüm yaratan güç. Günümüzde bu teknolojinin etkisi, sektörlerin çalışma biçimlerini tamamen değiştiriyor. Hız, esneklik ve kişiselleştirme, rekabet avantajı yaratmanın temel dinamikleri haline geliyor. Boyner olarak, yapay zekanın sunduğu bu dönüşüm dinamiklerini yalnızca takip etmekle kalmıyor, aynı zamanda yatırımlarımızı geleceği şekillendirecek şekilde stratejik olarak yönlendiriyoruz. Bu yaklaşım, teknolojiyi sadece bir araç değil, iş modelimizin ve müşteri odaklı inovasyon vizyonumuzun temel taşı haline getiriyor. Örneğin, “Akıllı Hediye Asistanı” ile müşterilerimizin tercihlerini analiz ederek onların zevk ve ihtiyaçlarına uygun kişiselleştirilmiş ürün önerileri sunuyoruz. Bu sistem, alışveriş sürecini hem daha hızlı hem de daha keyifli hale getirerek müşteri memnuniyetini artırmayı hedefliyor. Benzer şekilde “Akıllı Ürün İçerik Oluşturucu” projemiz, dijital platformlarımızda ürünlerin daha etkili ve çarpıcı şekilde sunulmasını sağlıyor. Bu uygulama, içerik yönetim süreçlerimizi hızlandırmanın yanı sıra, dijital kanallarımızın performansını artırıyor ve müşterilerimize değer katan bir deneyim sağlıyor. Mağazalarımızda da teknoloji tabanlı birçok projemizle müşterilerimizin alışveriş deneyimlerini zenginleştirmeyi hedefliyoruz. Müşterilerimizin dijital ekranlar üzerinden beğendikleri ürünler hakkında bilgi alabilecekleri, stok kontrolü yapabilecekleri ya da beğendikleri influencer’ların tarzlarına benzer ürünleri seçebilecekleri dijital reyonlar gibi hizmetlerle deneyimi bir üst seviyeye taşıyoruz. Bunun yanı sıra, yapay zeka ve makine öğrenimi teknolojilerini kullanarak envanter yönetimi süreçlerini optimize ettik. Bu sayede, talebi öngörerek doğru ürünlerin doğru zamanda ve doğru lokasyonda bulunmasını sağlıyor, operasyonel kârlılığı artırıyoruz. Kapasite planlama projemiz kapsamında ise mağaza kapasitelerini çevrimiçi ve gerçek zamanlı olarak izleyebiliyor, envanter seviyelerini takip edebiliyor ve potansiyel satış kayıplarını önceden tespit edebiliyoruz. Bu, gerçek zamanlı verilere dayalı stratejik kararlar almamıza olanak tanıyor. Çağrı merkezimiz kapsamında ise 2025 yılında yapay zeka destekli duygu analizi projesini hizmete alacağız. Bu sayede çağrı merkezi ses ve metin kanallarında memnuniyetsiz müşterileri proaktif şekilde tespit etmeyi hedefliyoruz. Böylece, hassas konuları özel ilgi ekiplerimize yönlendirerek, zamanında müdahale sağlayacak ve müşteri mutluluğunu artıracağız. Yapay zekayı yalnızca bugünün iş gerekliliklerini karşılayan bir araç olarak değil, aynı zamanda gelecekteki büyüme stratejilerimizin merkezinde konumlandırıyoruz. Önümüzdeki dönemde, bu teknolojiyi daha fazla kişiselleştirme, sürdürülebilir operasyonlar ve tahmine dayalı analiz alanlarında kullanarak hem müşteri deneyimini hem de operasyonel mükemmeliyeti yeni bir seviyeye taşımayı hedefliyoruz.
Değerli okuyucumuz,
Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.