”AĞIR TİCARİ ARAÇ SEKTÖRÜNÜN BUGÜNÜNE VE GELECEĞiNE YÖN VERİYORUZ”
Ford Otosan çatısı altında global bir marka olmanın verdiği vizyonla ilerleyen Ford Trucks, sağlam ve değer yaratan iş birlikleriyle başarılı yolculuğunu sürdürüyor. Dünya çapında 48 ülkede faaliyet gösteren şirket, kuzey ülkeleriyle birlikte genişlemeyi hedefliyor. “Ford Trucks Care” iş modeli ile müşteriyi merkeze koyan Ford Trucks aynı zamanda “En Beğenilen Lojistik Tedarikçisi” olarak müşterileri için değer yaratmayı amaçlayan tedarik zinciri ilkelerini benimsiyor. Business Türkiye sorularını yanıtlayan Ford Trucks Lideri Emrah Duman, tasarımı ve üretimi tamamen kendilerine ait olan ilk elektrikli kamyon modeli hakkında bilgileri ve büyüme stratejilerini bizlerle paylaşıyor.
Ford Otosan’ın global markası Ford Trucks, rekorlar senesi dediği bir yılı geride bırakarak 2023’e giriş yaptı. Bu yıla dair değerlendirmelerinizi ve yıl sonu beklentilerinizi anlatır mısınız? 2023, markanız açısından nasıl bir yıl?
Ford Trucks olarak 2023’te de büyümeye devam ettik. Ar-Ge ve üretimden aldığımız güçle yıllık üretimimizi 18 bin araca çıkardık. Kamyonda geçen yıla göre yüzde 2 büyüme kaydettik ve pazar payımız yüzde 29’a yükseldi. Uluslararası satışlarımız geçen yıla göre yüzde 12 arttı, 684 milyon euro ihracat geliri sağladık. Danimarka pazarına girerek faaliyet alanımızı 48 ülkeye genişlettik. Hem yerel hem de uluslararası varlığımız, stratejik girişimlerimiz ve müşteri odaklı yaklaşımımızla desteklenerek güçlü şekilde devam ediyor. Pazarın değişen dinamiklerini yakından izliyor ve fırsatları yakalamak için stratejilerimizi sürekli olarak güncelliyoruz. İnanıyoruz ki 2023, Ford Trucks için yine rekorların yılı olacak. Çünkü her zaman olduğu gibi pazar paylarımızı hedeflerimize adım adım ulaşacak şekilde planlıyoruz. Alımı etkileyen faiz oranları, vergi uygulamaları gibi konuları, yerel ve küresel ekonomik eğilimleri, ticaret akışlarını detaylarıyla takip ediyoruz. Şartlar ne olursa olsun yüzde 30 ve üstü bir pazar payı hedefimiz var.
Geçtiğimiz yıl büyüme stratejisini Avusturya, Arnavutluk ve Estonya ile sürdüren Ford Trucks, bu yıl da Danimarka hamlesiyle İskandinavya pazarına adım attı. Bu pazara girişinizi tetikleyen faktörler neler oldu? Danimarka’nın büyüme planlarınızdaki kilit rolü ne?
Danimarka, Avrupa, İskandinavya ve Baltık ülkelerini birbirine bağlayan stratejik konumuyla büyüme planla- rımızda kilit bir rol oynuyor. Bu konum aynı zamanda 100 milyondan fazla tüketiciyi kapsayan geniş bir pazara erişim demek. Danimarka ayrıca teknoloji ve inovasyon alanında Avrupa’nın önde gelen ülkelerinden biri. Bu durum, Danimarka’yı ağır ticari araçlar da dahil olmak üzere taşımacılık sektöründeki en son gelişmeler için bir merkez olarak konum- landırıyor. Bunların yanında iç pazarın kendisi de önemli bir büyüme potansiyeli sunuyor. Gelişen ekonomisi ve güçlü ulaşım altyapısı, ağır ticari araçlarımız için elverişli bir ortam yaratıyor. Bu ülkede faaliyet göstermek gerek operasyonlarımız gerekse küresel büyüme planlarımız kapsamında kritik bir adım. Danimarka’nın katılımı bölgedeki varlığımızı daha da sağlamlaştırıyor.
Yurt dışı büyüme stratejinizi anlatır mısınız? Bu pazarlara dair bilgileri ve hedeflerinizi sizden dinleyebilir miyiz?
Yurt dışı stratejimizi kalıcı ve güçlü büyüme üzerine inşa ediyo- ruz. Sağlam ve değer yaratan iş birlikleri geliştiriyoruz. İhracat- taki önceliğimiz, bize sürdürülebilir başarı getirecek şekilde tüm Avrupa’yı kapsayacak güçlü bir Ford Trucks yapılanması oluşturmak. Bugün Kuzey Avrupa hariç neredeyse tüm ülkelerde operasyonlarımızı görebilirsiniz. Dünya çapında 48 ülkede faaliyet gösteriyoruz. Avrupa ülkeleri genel ihracatımızda önemli rol oynuyor. İhracatımızın yüzde 61’i ağır ticari araç endüstrisinin merkezi olarak görülen Batı Avrupa’ya yönelik. Henüz ilk yıllarımızda olmamıza rağmen Portekiz’de yüzde 14,5, Romanya’da yüzde 11 ve Fas’ta yüzde 13 pazar payına ulaştık. Yunanistan ve Letonya’da ise yüzde 10’un biraz üzerinde bir pazar payına sahi- biz. Yeni pazarlara giriş yaparak diğer ülkelerdeki varlığımızı genişletiyoruz. Bu yıl Kuzey Avrupa yayılım stratejimiz için önemli adımlar atıyoruz. Önümüzdeki süreçte Hollanda ve İsviçre’yi takiben kuzey ülkeleriyle genişlememizi sürdüreceğiz. Hedefimiz, 2024’ün sonuna kadar 50 ülkede yapılanmamızı tamamlamak.
Ağır ticari araç sektöründe “en verimli taşıma çözümleri ile değer yaratmak” hedefiyle yenilikçi ve bütüncül Ford Trucks Care iş modeliniz ile müşteri deneyimini yeniden tanımlayan bir sürece girdiniz. Bu model ile yarattığınız faydaları ve verdiğiniz hizmetleri anlatır mısınız?
Ford Trucks Care, müşteriyi merkeze koyan bir model. Bu hizmet ekosistemiyle müşterilerimizin yolculuklarının tüm evrelerinde uçtan uca hizmetler sunarak beklentilerini en üst düzeyde karşılamayı amaçlıyoruz. Ford Trucks Care, teknolojik ve ihtiyaca göre özelleştirilebilir çözümleriyle ürün gamının tamamında farklı kullanım senaryolarını karşılıyor. Operasyonlardaki verimliliği ve üretkenliği artırmak, optimum çalışma sürelerini yakalamak ve toplam sahip olma maliyetinde tasarruf sağlamak hedeflerimiz arasında. Tüm hizmet başlıkları ikili-üçlü değer yaratıyor. Örneğin, yazılım ve uptime bir araya gelerek veriden beslenen çözümler sunuyor, e-mobilite ve finans bir arada müşterilerimizin elektrikli araçlara dönüşümünü kolaylaştırıyor. Tüm ekosistemden toplanan gerçek zamanlı veriler, herhangi bir sorun yaşanmadan çözüm üretilmesine yardımcı oluyor. Ayrıca araçların günlük kalıplarının öğrenilmesi, rota ve şarj planlanması gibi konularda müşterilerimizi destekliyor. Bağlı araç modülüne entegre edilen topografik haritalar sayesinde araçların yol koşulları analiz ediliyor ve optimum sürüş koşullarına ulaşarak yakıt tasarrufu sağlanıyor. Kestirimci arıza tespiti ile araçta herhangi bir sorun yaşanmadan önce sürücüye ulaşılarak, müşteri yolda kalmadan en yakın servise giriş sağlanıyor. Kapsamlı şarj çözümleri sürdürülebilirlik açısından fayda, program optimizasyonu gibi artılar sunuyor. Müşterilerimiz, tüm ürün deneyimi boyunca ihtiyaç duyulan finans çözümlerine sürtünmesiz şekilde ulaşabiliyor. Ayrıca kurumsal kimliklerine ve yapılan işin niteliğine paralel olarak araçlarını görsel olarak modifiye ettirebiliyor.
Türkiye’de geliştirilen ve üretilen ilk yüzde 100 elektrikli ağır ticari aracı sektöre kazandıran markasınız. Generation F adı altında başlattığınız sıfır emisyonlu, bağlantılı ve otonom teknolojilerini kapsayan dönüşüm için gerçekleştirilen çalışmalarınızı ve yatırım hedeflerinizi anlatır mısınız?
Generation F manifestomuzla büyük bir dönüşüm başlattık. Bu dönüşümün ilk meyvesi, 2022’de Hannover’deki Uluslararası Taşımacılık Fuarı’nda tanıttığımız, tasarımı ve üretimi tamamen Ford Otosan mühendislerine ait olan ilk elektrikli kamyonu- muz. Yeni nesil, sıfır emisyonlu, bağlantılı ve yenilikçi teknolojilere sahip kamyonumuz ağır ticari araçlarda 2040’ta sıfır emisyon hedefine yönelik dev bir adım niteliğinde. 2024’ten itibaren kamyonumuzu dünya yollarına çıkarmak hedefiyle Eskişehir fabrikamızda üretimini planlıyoruz. Yol kamyonlarıyla başlayan elektrik dönüşüm yolculuğumuz 2. fazda çekici araçlarımızla devam edecek. Uzun mesafe ve inşaat segmentindeki elektrikli araçlarımızı hattan indirmeye odaklanacağız. 2040 hedefimize uyum sağlamak için yakıt hücresi, elektrikli güç aktarma organları seçenekleri ve içten yanmalı hidrojen motoru dahil olmak üzere çeşitli projeler üzerinde çalışıyoruz. Hidrojenle çalışacak ilk yakıt hücreli elektrikli (FCEV) F-MAX’i geliştirmek için kol- ları sıvadık. Elektrikli araçlar, batarya teknolojileri, şarj altyapısı, yazılım ve bağlantılı araç sistemleri demek. Bu önemli alanlarda stratejik adımlarla müşterilerimizin işlerini kolaylaştırmayı amaçlıyoruz.
Değerli okuyucumuz,
Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.