İleri seviyede hızlanan dijital dönüşüm, hayatımızın tüm dinamiklerini değiştirirken trendlerin gelişim süreçlerinde de artık başrolü oynuyor. Trendlere uyum gösteren bir yapıdan ziyade, yepyeni trendlerin yaratılmasında etkin olan yeni nesil teknolojiler, sağlıktan gıda sektörüne, otomotivden inşaata kadar her noktada adından söz ettiriyor. Kullanıcı ihtiyaçları kadar, henüz tüketici tarafından fark edilmemiş birçok ihtiyacın ortaya çıkmasına da yol açıyor. Yapay zeka da işte tam bu noktada dönüştürücü etkisiyle dikkat çeken teknolojilerin ilk sırasında yer alıyor. Günümüzde yapay zekayı iş yapış süreçlerine entegre etmemiş bir yapıdan söz etmek artık pek mümkün değil. Verimliliği arttıran ve müşteri kazanmada oldukça etkin olan söz konusu teknolojinin işlevselliği ise tartışılmaz bir gerçek. Yaşam alanlarımızın her noktasında rahatlıkla görebileceğimiz akıllı makineler, yaşam standartlarının yükselmesine de olanak sağlıyor. İnovasyonun dinamik gücü olan yapay zeka, geleceğin ihtiyaçlarını da şimdiden öngörüyor. Oldukça şiddetlenen rekabet şartları da, şirketleri her daim dinamik ve hızlı olmaya zorluyor. Artık şirketler için, uyum süreçleri kadar geleceğe yönelik atılmış yaratıcı adımlar da büyük önem taşıyor. Sadece var olana uyum göstermek yetmiyor, günümüz dünyası daha adı bile konmamış hizmetlerin şirketler tarafından öncü nitelikte ortaya çıkmasına da dikkat ediyor. Liderlik, geleceği yaratan şirketlerin eline geçiyor. Dünyanın gü- venilir piyasa araştırma kuruluşu Gartner’ın yayınladığı raporda; 2024 yılı sonu itibarıyla, kuruluşların %75’inin yapay zekayı pilot uygulamadan çıkarıp operasyonel bir hale getireceği belirtiliyor. Yine aynı araştırmaya göre önümüzdeki 5 yıl içerisinde yapay zekanın neredeyse tüm operasyonların temelini oluşturacağı belirtiliyor. Gartner’ın açıklamasına göre, yapay zekanın 2022’de işçilerin %20’sinin işlerini yapmalarına yardımcı olmak için yapay zeka teknolojilerine güveneceği öngörülüyor. Devrim niteliğindeki tüm bu süreçler kaynakların doğru şekilde kullanılmasına yol açarken, yeni trendlerin belirlenmesinde de kilit noktayı oluşturuyor.

YENİ DÜNYANIN YENİ TRENDLERİ

Yapay zekayı, müşteri deneyimini iyileştirmek yönünde kullanan şirketler için oldukça verimli avantajlar sağlayan söz konusu teknolojinin kullanım alanları genişlerken ortaya çıkardığı faydalar da hızla artıyor. Yeni çalışma sahaları ortaya çıkarken, genel olarak tüm bu teknolojik trendlerin dünya ekonomisine katkıları da pozitif büyüme yönünde oluyor. Yapay zeka alanında öne çıkan trendler aşağıda yer alan başlıklar altında değerlendiriliyor.

Teknolojinin Demokratikleştirilmesi

Oldukça pahalı ve detaylı eğitim süreçleri gerektiren teknoloji uzmanlığı içeren işlerin, herkes tarafından kolayca ulaşılır hale gelmesini hedefleyen demokratikleşme süreci, daha fazla insanın bu becerilere sahip olmasını sağlıyor. Herhangi uzmana ihtiyaç duymadan kişilerin kendi sü- reçlerini yönetmesine yardımcı olan bu eğilim, “vatan- daş erişimi” olarak da adlandırılıyor. Özellikle şirketlerin ek bütçelerle bilgisayar uzmanlarını bulma zorunluluk- larını ortadan kaldıran söz konusu trend, pazarlamadan insan kaynaklarına kadar her şekil planlamanın hazır yapay zeka çözümleri ile kurumlarında devreye alınma- sını sağlıyor. Böylelikle yapay zeka, çok daha fazla oran- da kullanılabilir hale geliyor.

Şeffaflık ve İzlenebilirlik

Son hızla ilerleyen teknolojinin yarattığı en büyük endişelerden biri güvenlik unsuru. Yapay zeka teknolojileri ise, bu konuda oldukça dikkat çekiyor. Bilgisayar korsanlığı ve siber suçlar büyük bir sorun haline gelirken, şir- ketler de siber güvenlik için ekstra bütçeler ayırıyor. AB’nin önderliğinde yapay zekayı “dürüstlük, açıklık, hesap verebilirlik, yetkinlik ve tutarlılık” il- keleri doğrultusunda kullanmak üze- re hükümetler de çalışmalar başlatmış durumda. Özellikle kişisel verilerin toplanma şekilleri ve kullanım alanla- rı açısından şirketler, veri toplama ve kullanma sorumluluğu konusunda ol- dukça titiz davranma sorumluluğunu almak zorundalar.

Uzay Araştırmaları

Sınırsızlığı ile gizemini her daim koru- yan “uzay”ı keşfetme yolunda, yapay zekanın olanaklarından hâlihazırda yararlanılmakta. Giderek güçlenen bu araştırmalarda, özellikle NASA öne çıkmakta. Mars yolculuğu konusun- da çalışmaları hızlandıran NASA’nın hedefleri arasında 2035’e kadar Mars’a astronot göndermek yer alıyor. Yapay zeka, diğer gezegenler üzerindeki ya- şam arayışında ve asteroitlerin tespit edilmesinde büyük katkı sağlama açı- sından oldukça önemli. Farklı araçlar tarafından toplanacak verilerin yapay zeka teknolojisi ile analizinde makine öğrenme sistemleri de katkılar sağlı- yor. Gelişmeye oldukça açık olan bu teknolojiler ile metin, ses, video, resim ve doğal dil analizi yapılarak gerçek zamanlı bilimsel veriler ışığında doğru çözümler geliştirilmesi mümkün olacak.

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.