Hızla dijitalleşen dünyanın dijital para birimi Bitcoin giderek reeldeki para birimlerine alternatif olarak konum alırken, ondan sonra ortaya çıkmış tüm dijital para birimleri altcoin olarak adlandırılıyor. Binin üzerinde bir sayıda olduğu düşünülen altcoinlerden; Ripple, Monero, Litecoin, Factom, Dash, Ethereum en popüler sayılan altcoinlerden sadece bazıları. Her geçen gün sayıları artan ve piyasadaki değerlerini arz/talep koşullarının belirlediği bu dijital paralar arasına son dönemde alternatif bir bakış açısıyla yeni bir kripto para birimi daha katıldı; “Chia”. BitTorrent’ın kurucusu Bram Cohen tarafından “çevre dostu” olarak yaratılan “Chia”, yine Cohen’in kurduğu “Chia Network” tarafından, blockchain teknolojisini çevre dostu bir hale getirerek, yüksek miktarda elektrik tüketen Bitcoin’e karşı çevreci ve yeşil bir alternatif “ağ” olarak piyasaya sunuldu. Olumlu duruşuyla dikkat çeken ve yeni yeni ilerleyen Chia’nın farklarını ve vadettiklerini incelerken, çevreci bakış açısına ve eleştirildiği noktalara gelin hep birlikte bakalım.
CHIA NETWORK VE ÇEVRECİ YAKLAŞIMI
Bilindiği üzere, bitcoin tamamen sanal olarak üretilen ve temelinde matematik formülü olan bir sisteme dayalı. Bu formül herkese açık ve isteyen herkes bu sisteme dahil olabiliyor. Üretim aşamasına “madencilik” denen bu yapıda, Bitcoin (BTC) madencilerinin bıraktığı çevresel karmaşayı temizleme vaadiyle kripto para sahnesine Chia Network çıkıyor. Bitcoin, rekabetçi ve yüksek derecede enerjiye ihtiyaç duyan “Çalışma Kanıtı” (PoW) mutabakat mekanizmasını kullanırken, Chia ağının yaratıcıları, “uzay ve zaman kanıtı” adı verilen ve en başından itibaren depolama kapasitesine dayanan tamamen farklı bir sistemi tercih ediyorlar. Burada çiftçiler (bu tanım söz konusu sistemde madenciler yerine kullanılıyor), parsel adı verilen kriptografik numaraları tut- mak için depolama alanı ayırır.
Bitcoin’deki madencilik süreci, hem uzman bilgisayar işlemcilerinden oluşan teçhizatı hem de büyük miktarlarda enerjiye erişimi gerektirirken; Chia madeni paralarının ise yalnızca sabit sürücü depolaması kullanılarak üretilmesi; ev kullanıcıları için uygun maliyetli yeni bir yol açmanın yanı sıra, Bitcoin’e göre daha çevreci bir yaklaşım sergilemiş oluyor. Yapılan araştırmalarda çıkan sonuçlara göre, Bitcoin’in her yıl İsveç’ten daha fazla enerji tükettiği düşünülürse, bu oldukça önemli bir yaklaşım çünkü madenciliğin gerektirdiği oldukça yüksek enerji tüketimi dünya üzerinde kalıcı bir etkiye neden oluyor.
Chia, merkezi olmayan blok zinciri nedeniyle önemli ölçüde daha yüksek güvenliğe sahip olma özelliğiyle de dikkat çekiyor. Chia, daha zengin akıllı işlem yetenekleri sağlamak için daha modern şifreleme araçlarını benimserken; şeffaflık ve kullanım kolaylığının da kilidini açacak yeni akıllı işlem programlama dili de sunuyor.
Değerli okuyucumuz,
Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.