“SANATI TÜKETİCİLERİMİZİN EVLERİNE TAŞIMAYI AMAÇLIYORUZ”

İlk günden bu yana yenilikçi bakış açısı ve yaratıcı vizyonuyla, en doğal malzemeleri kullanarak keyif veren tasarımlar yaratmak üzere çalışan Jumbo, bugün ülkemizin alanında en güvenilir markası olarak liderliğini koruyor. Türkiye ve dünya çapında sayısız ödül kazanan şirket, sanata ve tasarıma verdiği önemi gerçekleştirdiği iş birlikleriyle pekiştiriyor. Business Türkiye okuyucuları için sorularımızı yanıtlayan Jumbo Genel Müdürü Hakan Zihnioğlu, değişen tüketici taleplerinin sektöre etkilerini ve yeni yatırım hedeflerini anlatıyor.

Yenilikçi bakış açısı ve yaratıcı vizyonuyla uzun yıllardır sektör liderliğini koruyan Jumbo’nun pazar payına dair güncel bilgileri alabilir miyiz? Değişen konjonktürle birlikte hedeflerinizde yenilikler ne yönde gelişti?

Jumbo, 1947’de Çemberlitaş’ta küçük bir atölyede çatal, kaşık, bıçak üreterek faaliyetlerine başlayan 78 yıllık bir marka. Jumbo’nun DNA’sında tasarım var. Zamansız tasarımlar mottosuyla da buradaki iddiasını ortaya koyuyor. 1966’da uluslararası alanda sektöründe ilk altın madalyayı alan bir markadan bahsediyoruz. Yıllar geçse de hem tasarım hem de özgünlükte çizgisini koruyan Jumbo, uzun yıllardır segmentindeki liderliğini sürdürüyor. Jumbo olarak özellikle çatal-kaşık-bıçak kategorisinde güçlü bir algıya sahibiz. Sofra ve mutfak kategorisinde pek çok ürünümüz var. Diğer taraftan puro çantasından golf aksesuarlarına kadar uzanan daha geniş bir ürün gamı sunuyoruz. Bu geniş yelpazedeki ürün yapısıyla müşterilerin kalbini fethederek sepet büyüklüğümüzü 2023’ten 2024’e iki katından fazla büyüttük. İhracatta da önemli hedeflerimiz var. Şu anda ciromuzun yüzde 5’i ihracattan geliyor ve bunu kısa vadede yüzde 10’a çıkarmayı planlıyoruz. Özellikle ABD, Güney Amerika, Avustralya ve Japonya gibi gastronomi açısından güçlü pazarlara odaklanıyoruz. Türkiye, mutfak gereçleri sektöründe dünyada çok önemli bir oyuncu. Büyüklük itibarıyla sektörümüz dünyada 5. sırada yer alıyor. Türk ev gereçleri sektörü yıllık 4 milyar dolar cari fazla veriyor. Sektörümüzün ve markamızın dünya üzerindeki potansiyelinin ne kadar yüksek olduğunu bir kez daha görüyoruz. Türkiye’de yılda 1 milyona yakın yeni hane kuruluyor ve bu hanelerin her biri yeni başlangıçlar için mutfak gereçleri satın alıyor. Bu durum sektörümüzü her zaman dinamik tutuyor ve krizlerden en az etkilenen sektörlerden biri olmamızı sağlıyor. Jumbo olarak, bu dinamik yapıyı yenilikçi adımlarla desteklemeye devam ediyoruz. Markamızın global pazarlarda daha fazla yer alması için stratejik yatırımlar yapıyoruz ve müşterilerimize her zaman en kaliteli ve yenilikçi ürünleri sunma sözümüzü sürdürüyoruz.

İstanbul Modern iş birliğiyle hayata geçirdiğiniz yeni koleksiyonunuz hakkında bilgileri alabilir miyiz? Bu koleksiyonun ilham aldığı unsurlar neler?

İstanbul Modern iş birliğiyle hayata geçirdiğimiz yeni koleksiyonumuz, Jumbo olarak sanata ve tasarıma verdiğimiz önemin bir yansıması. Bu koleksiyon, sanatın sofralarla buluştuğu özel bir proje olarak tasarlandı. Jumboxİstanbul Modern Koleksiyonu’nda Nevin Aladağ, Fahrelnissa Zeid, Adnan Çoker, Seçkin Pirim, Erol Eskici, Taner Ceylan, Horasan ve Othmar Pferschy gibi değerli sanatçıların eserlerini kullandık. Her bir parça yalnızca bir mutfak eşyası değil, aynı zamanda bu sanatçıların yaratıcılığını taşıyan bir sanat objesi olarak tasarlandı. Kahve fincanından tepsiye kadar her detay, sanatın estetik boyutunu günlük yaşamın bir parçası haline getirme hedefimizle üretildi. Amacımız, sofraları adeta birer sahne şovuna dönüştürerek tasarım ve sanatı yaşamın merkezine taşımak. İstanbul Modern iş birliğimizle sanatı tüketicilerimizin evlerine taşımayı amaçlıyoruz.

Jumbo çatısı altında yer alan markalar hakkında bilgi alabilir miyiz?

Müşterilerimiz, mağazalarımız, e-ticaret sitemiz ve satışnoktalarımızda Jumbo markalarımızın yanı sıra birçok dünya markalarına da ulaşabiliyor. Alessi, Baci Milano, Smeg,Nespresso, KitchenAid, Revol, Alfi, RCR, Gefu, Guzzini,Victorinox, Cristal gibi daha birçok markaya mağazalarımızdan ulaşılabiliyor. Bu markaların özel seçkilerini 61 mağazamızda ve online sitemizde müşterilerimizin beğenisine sunuyoruz.

Jumbo Sofralar Sergisi kapsamında Amerikalı ünlü etkinlik ve düğün tasarımcısı Jennifer Gould tarafından markanız için “Göklerdeki Kış Sarayı” isimli bir masa tasarlandı.Öncelikle bu tasarımın detaylarını anlatır mısınız?

Jen Gould’un Sofralar Sergisi için Jumbo adına hazırladığı masa “Göklerdeki Kış Sarayı” adını taşıyor. Bu enstalasyon, misafirlerine lüks ve büyülü bir kış harikalar diyarı atmosferi sunmayı amaçlayan konsept üzerine geliştirildi. “Göklerdeki Kış Sarayı,” buzdan ilham alınarak tasarlanan ve gökyüzündeki buz saraylarının gizemini yansıtan etkileyici bir kompozisyon sundu. Aynaların temiz ve yansıtıcı zarafeti, kışın büyüsünü görsel bir senfoniyle canlandırdı. Ortaya çıkan bu düzenleme, kışın zarafetini ve gizemini adeta yeniden yorumladı. Amerika’da yaşayan Gould’un, Jumbo’nun ürünleriyle kafasında şekillendirip hazırladığı sofra, zamansız tasarımlarımızla birlikte sofrada sanata tam olarak bir örnek.

Jumbo olarak Türk gastronomisini dünya sahnesinde desteklemek amacıyla gerçekleştirdiğiniz iş birlikleri neler?

Jumbo olarak, 78 yıllık geçmişimizde özgün ve zamansız tasarımlarımızla her zaman tercih edilen bir marka olduk. Sanat ve tasarım alanında kazandığımız 120’den fazla ödül, bu konudaki başarımızı yansıtırken, gastronomi alanındaki iş birliklerimizle de sektöre katkı sunmaya devam ediyoruz. Türk gastronomisini dünya sahnesinde desteklemek ve Türk mutfağını tanıtmak amacıyla Michelin, Gault&Millau, İncili Gastronomi Rehberi ve Altın Kaşık Ödülleri gibi restoran değerlendirme programlarının destekçisi olmaya devam ediyoruz. Türk mutfağını sahiplenmek ve katma değerli projeler içinde yer almak için birlikte hareket etmek çok önemlidir.

2025 yılı öngörüleriniz ve yeni yatırım hedefleriniz neler? Gündeminizde yer alan yeni projeleri öğrenebilir miyiz?

2025 yılına yönelik hedeflerimiz ve projelerimiz, Jumbo’nun tasarım, sanat ve global büyüme vizyonunu daha ileriye taşımak. Bu kapsamda, geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiğimiz Base İstanbul ve İstanbul Modern iş birliği gibi projeler, bu yaklaşımımızın somut örnekleri. Benzer iş birliklerini daha da geliştirmeyi ve genişletmeyi planlıyoruz. Sanat ve tasarım projelerinin yanı sıra, Türk gastronomisini dünya sahnesinde destekleyecek iş birlikleri ve projeler de önceliğimiz olacak. Gastronomi alanındaki etkinliklere katkı sağlamaya, şeflerle yaratıcı projelerde bir araya gelmeye ve mutfak gereçlerimizle Türk mutfak kültürünü tanıtmaya devam edeceğiz.

Başarılı bir lider olarak size göre bulunduğumuz çağda en önemli kavramlar hangileri? İyi bir lider hangi kavramları önceliğine almalı?

Bulunduğumuz çağda liderlik sadece birkaç özellikten ibaret değil. Ekiplerinizle vizyon oluşturma ve bu vizyon çerçevesinde insanlara ilham verme, rol model olma sürecidir. Bu bağlamda, benim için en önemli kavramlar empati, esneklik ve iletişim. Besleyen, ışık veren lider iken, ekiplerinizden akıştan beslenebilmeyi sürdürmektir. Etkileşimin sürekli olduğu ve değişen koşullara uygun gelişme becerisidir. İyi bir lider, şeffaf ve her daim açık olmalı. Sorumluluklarının hep bilincinde olmalı, ekibini dinlemeli, bireylerin potansiyelini ortaya çıkarmalarına destek olmalı ve organizasyonu geleceğe hazırlayacak bir kültür inşa etmeli.

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.