“HEDEFİMİZ, SPORUN HARİKALARIYLA İNSANLARI HAREKETE GEÇİRMEK”

Sporun keyif ve faydalarını sürdürülebilir şekilde ulaşılabilir kılmak için yenilikçi projeler yaratmaktan hiç vazgeçmeyen Decathlon, insanlara ve gezegene faydalı olmak misyonuyla öncü çalışmalarını sürdürüyor. Bu yıl yeniden markalaşma sürecine giren şirket, amacını insanları sporun faydalarıyla harekete geçirmek olarak ifade ediyor. “Decathlon Türkiye’nin En Hızlısı” atletizm yarışlarıyla da dikkat çeken şirket, Türkiye’deki atletizm altyapısını güçlendirerek yeni yeteneklerin keşfedilmesine olanak tanıyor. Business Türkiye okuyucuları için sorularımızı yanıtlayan Decathlon Türkiye Pazarlama ve İletişim Direktörü Öykü Pamuk Dolanbay, marka yenileme süreçlerinin detaylarını ve gelecek planlarını bizlere anlatıyor.

Yenilikçi projeleriyle öne çıkan Decathlon Türkiye olarak yeni bir markalaşma sürecine girdiniz. Öncelikle bu süreç hakkındaki bilgileri sizden dinleyebilir miyiz?

Bu yıl Decathlon olarak önemli ve heyecan verici bir yeniden markalaşma sürecine girdik. Bu süreçte ilk adım olarak, logomuzda ve görsel kimliğimizde modern ve dinamik bir değişiklik gerçekleştirdik. Yeni logomuz, Decathlon’un enerjik ve yenilikçi ruhunu yansıtan bir tasarıma sahip. Logomuzun yanında yer alan “orbit” sembolü, hareketi ve döngüselliğe olan bağlılığımızı temsil ediyor. Bu sembol, bir dağı, bir yelkeni, bir dalgayı ve hatta bir kalp atışını andırarak, Decathlon’un tasarım mirasından ilham alıyor ve geleceğe doğru hareketimizi simgeliyor.

Tüm temas noktalarında, müşteri deneyiminin gelişimi temelinde hareket eden bir markasınız. Bu bağlamda, benimsediğiniz yeni marka amacınız neleri kapsıyor?

Decathlon Türkiye için bu amacın önemini anlatır mısınız? Tüm dünyada İngilizce olarak “Move People Through the Wonders of Sport” ifadesiyle dile getirdiğimiz yeni marka amacımızdan kısaca insanları sporun harikalarıyla harekete geçirmek olarak bahsedebilirim. Bu ifade sporun fiziksel, duygusal ve davranışsal olarak insanlara sunduğu faydaları vurguluyor. Biz Decathlon olarak sporun herkes için erişilebilir olmasını sağlamak ve sporu tüm insanların hayatının bir parçası haline getirmek istiyoruz. Dolayısıyla yeni marka amacımız da bu isteğimize ivme kazandırıyor. Sporun mucizeleriyle insanları hareket ettirerek hem bireysel hem de toplumsal düzeyde daha sağlıklı ve mutlu bir yaşamı destekliyoruz. Bu yüzden tüm faaliyetlerimizin merkezinde yeni marka amacımız yer alıyor.


Mağaza içi ve online platformlarda yaptığınız yeniliklerden bahsedebilir misiniz? Bu değişiklikler müşteri deneyimini nasıl etkiliyor?

Yeniden markalaşma sürecimizde mağaza içi deneyimlerimizi de gözden geçirdik. Mağazalarımızda daha interaktif alanlar oluşturarak, müşterilerimizin ürünlerimizi deneyimlemelerini ve sporla daha yakın bir ilişki kurmalarını hedefledik. Mağazalarımızı ziyaret eden sporseverler için sezgisel gezinme, daha fazla ürün görünürlüğü, ilgi çekici fiziksel ve dijital ekranlar ve estetik açıdan hoş bir atmosfer sunmaya yönelik bir yenilenme süreci başlattık. Ayrıca, dijitalleşme stratejimizin bir parçası olarak online platformlarımızda da büyük yenilikler yaptık. Web sitemizi ve mobil uygulamamızı daha kullanıcı dostu hale getirerek, müşterilerimizin alışveriş deneyimini kolaylaştırdık.


Geçtiğimiz aylarda çok sayıda genç sporcunun katılımıyla gerçekten büyük bir projeye imza attınız. “Decathlon Türkiye’nin En Hızlısı” atletizm yarışları hakkında bilgi verebilir misiniz?

“Decathlon Türkiye’nin En Hızlısı”, bizim için oldukça özel ve değerli bir proje. Türkiye Atletizm Federasyonu (TAF) iş birliği ile düzenlediğimiz yarışlarda çocuklarımıza sporu sevdirmeyi, onların enerjilerini ve potansiyellerini keşfetmelerini sağlamayı amaçladık. Ayrıca, Türkiye’deki olimpik milli sporcu sayısını artırmayı ve atletizmin yaygınlaşmasına da katkı sunmayı hedefledik. Katılım sayılarını ve yarışlara gösterilen ilgiyi düşününce bu anlamda başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Binlerce çocuğun sporla tanışmasını sağlamak, bunlardan bazılarını belki ilerleyen süreçte milli takıma kazandırmak ve Türkiye’nin spor alanındaki geleceğine önemli katkılar sağlayacak olmak bizi çok gururlandırıyor.


Yarışlar nasıl gerçekleşti? Katılım oranları nasıldı?

Yarışlar nisan ayı itibarıyla başladı ve Türkiye genelinde 79 ilden, 10-14 yaş aralığında 2 milyondan fazla genç sporcu yarıştı. Çocuklar, okullarındaki ön eleme yarışlarının ardından, önce şehir elemelerine katıldı. Şehir elemelerinde başarılı olan çocuklar ise Çanakkale, İzmir, Ankara, Antalya, Gaziantep, Diyarbakır, Samsun ve İstanbul’da gerçekleşen bölge finallerinde mücadele etti. 13 Haziran’da ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kenan Onuk Atletizm Pisti’nde muhteşem bir Türkiye finali heyecanı yaşadık. Türkiye’nin dört bir yanından gelen 10-14 yaş aralığında 350 genç sporcu “Türkiye’nin En Hızlısı” olmak için kıyasıya yarıştı. Türkiye finallerinde kendi kategorisinde birinci sırayı elde eden 5 kız ve 5 erkek sporcu, onları keşfeden beden eğitimi öğretmenleriyle birlikte 4 günlük Fransa seyahatine hak kazandı. Bu ödülün çocuklar için büyük bir motivasyon kaynağı olacağından ve onların spor kariyerlerine önemli bir katkı sunacağından eminim. Ağustos ayındaki Fransa seyahati boyunca ben de şampiyonlarla birlikte bu deneyimi paylaşacağım için oldukça heyecanlıyım.


“Decathlon Türkiye’nin En Hızlısı” projesinin Türkiye’deki atletizm ve spor topluluğuna nasıl katkıları olacağını düşünüyorsunuz?

“Decathlon Türkiye’nin En Hızlısı” atletizm yarışları, Türkiye’deki atletizm altyapısını güçlendirerek yeni yeteneklerin keşfedilmesine olanak tanıdı. Çocuklar ve gençler arasında spor bilincini artırarak daha sağlıklı ve aktif bir nesil yetişmesine katkı sağlamaya devam edecek. Ayrıca, spor eğitmenlerine ve öğretmenlerine destek vererek onların profesyonel gelişimlerine de katkıda bulunmayı hedefledik. Proje kapsamında düzenlediğimiz yarışmalar ve etkinliklerle, çocukların spor yapma alışkanlıklarını geliştirdik ve onları zararlı alışkanlıklardan uzak tutmayı hedefledik. Bu sayede ülkemizin spor alanındaki başarılarını artırmak ve gelecekte daha fazla olimpik sporcu yetiştirmek, projenin bizim için en değerli amacıydı.

Değerli okuyucumuz,

Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.