2022 yılını karşılarken, geçtiğimiz yılın çokça gün- demde olan konusu dış ticaret performansına kısa bir göz atalım. Tablo 1’de milyar dolar cinsinden verilen ihracat ve ithalat rakamlarına baktığımızda, 2021 yılının Ocak-Ekim döneminde 181.67 milyar dolarlık bir ihracat yapıldığı ve yılın son iki ayında yapılacak ihracat dahil edilmeden bile geçtiğimiz yılın tamamında gerçekleş- tirilen 169.64 milyar dolarlık ihracatı aştığı görülmektedir. İthalat ise 2021’in ilk on ayında 215.53 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Yılın son iki ayında yapılacak ithalatla be- raber ulaşılacak toplam ithalatın geçen yıl yapılan 219.52 milyar dolarlık ithalatı geçmesi beklenmektedir. Fakat özellikle aralık ve kasım aylarında Türk lirasının sert de- ğer kayıpları nedeniyle ithalatın bu aylarda oldukça sınırlı seyredeceği ve toplam ithalat rakamının geçen yıl yapılan ithalatın biraz üzerinde oluşacağı tahmin edilmektedir. Tüm bu gelişmelerle bağlantılı olarak dış ticaret açığında da bir düşme görülmektedir. Yılın ilk on ayında gerçekleşen dış ticaret açığı 33.86 milyar dolar olmuştur. Muhtemelen 2021 sonunda oluşacak dış ticaret açığı 2013 yılından beri gerçekleşen ya en düşük ya da ikinci en düşük açık olacak- tır. Şüphesiz ihracatın ithalata kıyasla daha çok artması ve dış ticaret açığının düşmesi olumlu bir gelişmedir. Diğer ta- raftan ülkemizin büyüme modelinin ithalata dayalı olduğu göz önüne alındığında, ekonomi büyürken daha fazla üre- tim yapılmakta ve daha fazla üretim girdisi ithal edilmekte- dir. Bunun sonucu olarak da ekonomik büyüme dönemle- rinde dış ticaret açığı artan bir seyir izlemektedir. Örneğin, 2013 yılında ülkemizin GSYH’si ve kişi başına düşen milli geliri tüm zamanların en yükseğine çıkmışken dış ticaret açığı da Tablo 1’de görülebileceği gibi en yüksek seviyeye ulaşmıştır.