Yeme içme sektörünün dijital dönüşümüne liderlik eden TAB Gıda, dünya çapında 2 bin 500’den fazla restoran ve 55 bini aşkın çalışanı ile hizmet veriyor. Bin 300’den fazla restoran ile Çin’de hizmet veren TFI TAB Gıda Yatırımları, koronavirüs ile mücadelede Çin’de edindiği tecrübe ile Türkiye’deki hizmetlerinde de yüksek performans göstermeye devam ediyor. TFI TAB Gıda Yatırımları Yönetim Kurulu Üyesi ve TAB Gıda CEO’su Caner Dikici, TAB Gıda’nın pandemi sürecinde hayata geçirdikleri uygulamaları ve normalleşme sürecine dair planlarını paylaştı. Sektörün öncüsü olarak yıllardır dijitalleşmeye yatırım yaparak birçok uygulamayı hâlihazırda kullandıklarının altını çizen Caner Dikici, “Dijitalleşme, iletişim, inovasyon, üretim, gıda güvenliği ve insan kaynağı gibi zaten güçlü olduğumuz alanları yeni koşullara göre nasıl geliştirebileceğimize odaklanıyoruz. Tehdit ve fırsatların neler olabileceğine bakıyor ve bunlara göre aksiyon planları hazırlıyoruz” dedi.
“Burger King®’in kendi küresel operasyon temel performans göstergelerine göre, en iyi performans gösteren işletmesiyiz. Zincirin dünyadaki restoranlarının yüzde 10’u TFI’a bağlı. 2019 yılını yaklaşık yüzde 25 bandında büyümeyle 7,6 milyar TL ciro ile kapattık”
TAB Gıda geçtiğimiz yılı nasıl kapattı? 2020 itibariyle tüm dünyada 6 markanız ile kaç restoranda hizmet veriyorsunuz?
TFI TAB Gıda Yatırımları olarak dünya çapında 2 bin 500’den fazla restoranımız var. Bunların 1.300’den fazlası Çin’de. Üretim tesislerimizle birlikte 55.000’den fazla çalışan istihdam ediyoruz. Burger King®’in kendi küresel operasyon temel performans göstergelerine göre, en iyi performans gösteren işletmesiyiz. Zincirin dünyadaki restoranlarının yüzde 10’u TFI’a bağlı. 2019 yılını yaklaşık yüzde 25 bandında büyümeyle 7,6 milyar TL ciro ile kapattık. Covid-19 salgını nedeniyle pazar koşullarını tam olarak öngöremiyoruz fakat Çin’de restoranlarımızın tamamı açık, ciromuz orada hızla toparlanıyor. Türkiye’de paket servis ve gel al uygulamalarımızla müşterilerimize hizmet veriyoruz. Gelişmelere göre yılın kalanına yönelik planlarımızı yeniden şekillendireceğiz.
Covid-19 salgını nedeniyle restoranların kapalı olması TAB Gıda’ya nasıl yansıdı? Kaliteli ve güvenli gıdaya erişimin önem taşıdığı günlerde zincir restoranlarda Covid-19 nedeniyle yaşanan değişim ve beklentiler nelerdir?
Herkesin evinde kaldığı ve kaliteli ve güvenli gıdaya erişimin önem kazandığı bu dönemde, kendi sipariş kanalımız Tıkla Gelsin® ve Yemek Sepeti üzerinden ‘’Temassız ödeme’’, ‘’Siparişimi kapıya as’’, ‘’Güvenli paket’’ gibi uygulamalarla hizmetimizi sürdürüyoruz. Sosyal mesafe, hijyen, dezenfektasyon ve temassız hayat gibi temel bazı konularda çok daha hassas olacağımız bir geçiş süreci yaşıyoruz. 25 yıldır hijyen ve güvenli gıdayı birinci önceliği olarak konumlandıran bir şirket olarak bütün aksiyonlarımızı buna göre şekillendiriyoruz. Bu konuda Çin operasyonlarımız nedeniyle oldukça tecrübeliyiz. Bu tecrübeyle, işimizi mümkün mertebe temassız olarak veya en az temasla sürdürüyoruz. Yeni masa düzeninden restoran içi tedbirlere, personel ateş ölçümünden güncellenmiş eğitim prosedürlerine kadar birçok konuda hazırlıklıyız. Birden fazla senaryomuz ve birden fazla aksiyon planımız var. Ürünün tedarikinden kuryenin teslim etmesine kadarki süreci en güvenli şekilde yönetiyor, müşterilerimize her zaman aynı kalite ve güvenilirlikte hizmet sunmayı sürdürüyoruz.
Yeme içme sektörünün dijital dönüşümüne liderlik ediyorsunuz. TAB Gıda olarak değişen tüketici davranışları doğrultusunda ne gibi yeni teknolojik yatırımları hayata geçirmeyi planlıyorsunuz?
Covid-19 salgını hepimiz için bir öğrenme süreci oldu. İş dünyası olarak artık işimizi böylesi kriz dönemlerinde nasıl yaparız diye düşünüp, her senaryoya çok önceden hazır olmamız gerekiyor. Önümüzdeki dönemde de yenilikçi uygulamalara açık olmak bir zorunluluk. Yıllardır söz edilen dijital dönüşümün ne kadar kısa sürede herkesin hayatına girdiğini görüyoruz. Biz sektörümüzün öncüsü olarak, zaten yıllardır dijitalleşmeye yatırım yapıyor ve birçok uygulamayı hâlihazırda kullanıyorduk. Bu süreçte bu çalışmalarımızın çok faydasını gördük. Dijitalleşme, iletişim, inovasyon, üretim, gıda güvenliği ve insan kaynağı gibi zaten güçlü olduğumuz alanları yeni koşullara göre nasıl geliştirebileceğimize odaklanıyoruz. Tehdit ve fırsatların neler olabileceğine bakıyor ve bunlara göre aksiyon planları hazırlıyoruz.
Değerli okuyucumuz,
Bu haberin detayını Business Türkiye dergisinde bulabilirsiniz.